Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ağustos 6, 2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kamalizm Dini Ne örümcek ne yosun/ Ne mucize ne fusun/ Kâbe Arabın olsun/ Çankaya bize yeter!

Kamalizm Dini  Atatürk’ün çok yakınında yaşayan 3-5 kişiden biri Âfet İnan’dır. Onun yatak odası, Çankaya köşkünde, Atatürk’ün yatak odasının yanında idi. Atatürk, Ankara’dan ayrıldığında Afet İnan’ı da yanında götürüyordu. Afet İnan’ın Medeni Bilgiler isimli bir kitabı var. Prof. Dr Hüseyin Aydın AYDINLANMANIN ANA KUCAĞINDA LAİKLİK VE ATATÜRKÇÜLÜK isimli, çok önemli kitabının 161. sayfasında şöyl e diyor: “1929 yılında Atatürk Medeni Bilgiler kitabının yazılmasını genç Afet İnan’a görev olarak verir. Ama Âfet İnan’ı tek başına bırakmaz. Medeni Bilgiler kitabına Gazi Mustafa Kemal çok önem vermiştir. Âfet İnan’ın belirttiği gibi, kitabın yazımı ile bizzat ilgilenmiş, bazı konularını bizzat kendisi yazmış, bazı konularını da baştan yazarcasına düzeltmiştir. Bu kitabın yazımı bitince Atatürk 18.09.1931 tarihli Cumhurbaşkanlığı tezkeresiyle Başbakanlığa göndermiştir!” Bu Medeni Bilgiler isimli kitabın 21-22. sayfalarında şu iddiayı okumaktayız: “Din birliğinin de millet teşkilinde mües

Kafatasi Avcilari Tek parti dönemi kafatası ölçümleri

Yalan Yazan Tarih utansın Tek parti dönemi kafatası ölçümleri Türkiye'de ilk defa inönü'nün başbakanlığı döneminde atatürk'ün manevi kızı ve türk tarih kurumu'nun kurucusu afet inan tarafından, türkiye'nin on bölgeye ayrılarak on ekip tarafından kafatası ölçümü yapıldığı bizzat afet inan'ın hatıratlarına yansıdı. inönü döneminde yapılan araştırmalar daha sonra afet inan tarafından 1947 yılında 'türkiye halkının antropolo jik karakterleri ve türkiye tarihi' ismiyle kitaplaştırıldı. kitapta 'ari türk ırkı'nın özellikleri ve kafatası ölçüleri anlatılıyor. afet inan, kafatası ölçülmesine nasıl başlandığını ise şöyle anlatıyor: '1936'da bütün memlekette büyük ölçüde antropometrik bir anket yaptırma arzumu, atatürk'e anlattım. uygun gördüler ve beni teşvik ettiler. bunu hükümetten rica etmemi emir buyurdular. o zamanki başbakan ismet inönü'den rica ettim. bu iş için; savunma, milli eğitim ve sağlık bakanları'na meşgul olma

Osmanli da kadinlarin hic bir hakki yok muydu? İlk Kez Uçan Türk Kadını | Belkıs ŞEVKET

Yalan Yazan Tarih utansın Osmanli`da kadinlarin hic bir hakki yok muydu? 1900 lerde cikan “Kadinlar Dünyasi”adli dergi uzayli kadinlar icin mi cikiyordu? Bu dergide yazarlik yapan kadinlar baska galaksilerden mi transfer ediliyorlardi? Göklerde İlk Türk Kadını (30 Kasım 1913): İlk Kez Uçan Türk Kadını | Belkıs ŞEVKET 1900’lü yılların başlarında, “Kadınlar Dünyası” dergisinde, yenilik ve kadın modası üzerine makaleler yazmış olan muharrir Belkıs Şevket Hanım, Sultan II. Mahmut’ un vezirlerinden Ali Namık Paşa’ nın torunu, yine bir asker olan Ata Paşa’nın da kızıdır.. Özel okullarda eğitim görmüş, İnglizce’ yi çok iyi bilen bu örnek Osmanlı kadını aynı zamanda 1913 yılında kurulan “Müdafaa-i Hukuk-u Nisvan” Kadın Haklarını Koruma Cemiyeti’nin kurucu üyelerinden olup, cemiyetin en etkin bireyleri arasında yer almıştır. O dönemde, Donanma Cemiyeti tarafından Balkan Savaşı’nın hemen ardından başlatılan orduya yeni uçak ve gemi alım kampanyasına Türk milleti canı yürekten kat

Peki bu hale nasil getirildi bu insanlar.. İçki bütün kötülüklerin anasıdır

“İçki bütün kötülüklerin anasıdır” hadisindeki bütün kötülüklerin hangileri olduğunu düşündünüz mü hiç? Ben size başka dinlerde de “kötülük” sayılan,içkiyle tetiklenen bazı musibetleri saymak istiyorum; Alkollüyken kavga,cinayet,hırsızlık,zina,boşanma,şiddet,aile içi şiddet artar,kaza,bela alkollünün yakasından düşmez,çoğu zaman etrafımızda hakkı olan komşulara da rahatsızlık verilir..İçen insanın kendisine,ana,baba,kardeş,eş ve çocuklarına saygısı kalmaz,aylaklık,tembellik;bütün gün içen bir insan hayat tarzı olur,hele gececiler artık toplumun üretken olmayan bireyleri,kamburu olmuştur. Peki bu hale nasil getirildi bu insanlar.. Devletin İçki Reklamı,  yıl  1942... Devletin İçki Reklamı,  yıl 1980   İçki Reklamı,  yıl  1971 bira içme yarışması 80'li yıllarda Efes Pilsen tarafından hazırlatılan bardak altlıklarında; hem içki teşvik edildi, hem futbolcular kullanıldı, hem de Müslümanlar aşağılandı. TÜSİAD eski Başkanı ve Efes Pilsen’in sahibi Tuncay Özilhan,

Cennet mekan Abdülhamid Han ! Tohum Saç, Bitmezse Toprak Utansın

Yalan Yazan Tarih utansın Tohum Saç, Bitmezse Toprak Utansın Sen yeterki tohum saç; 115 yıl geçse de bunun semeresini alırsın. Ama iş; 115 yıl sonrayı görebilecek idarede ve idarecide… Cennet mekan Abdülhamid Han ! Seni bize anlatmadılar. Senin için Senin emanet bıraktığın ülkenin torunları Senin hakkında Kızıl Sultan dediler. Seni hala anlayamadık. Gün be gün büyüklüğün daha da anlaşılıyor. Büyük olduğun gerçeği artık o kadar aşikar, o kadar saklanamaz, mızrak misali o kadar çuvala sığmaz oldu ki, bu güne kadar Sana Kızıl Sultan diyen medya bile aşağıdaki haberi vermek zorunda kaldı Abdülhamit'in altınları 115 yıl sonra... Osmanlı Padişahı II. Abdülhamit'in 1894'te büyük bir orman yangını yaşayan ABD'ye yaptığı 300 altınlık yardım, 115 yıl sonra karşılığını buldu. Antalya'da geçen yıl meydana gelen ve Türkiye'nin en büyük orman yangınına üzülen ABD'liler, yardım kampanyasına katıldı. Texas'ta başlatılan yardım kampanyasına katılan ABD'l

Anafartalar zaferini Atatürk kazanmadı!

Anafartalar zaferini Atatürk kazanmadı! Araştırmacı / tarihçi yazar Osman Öndeş, Vurun Osmanlı'ya isimli son kitabında Çanakkale Savaşı'nın en kritik cephelerinden Anafartalar zaferiyle ilgili çok konuşulacak satırlara imza attı. Sabah Gazetesi'nden İbrahim Altay'ın haberine Anafartalar Zaferi'nin esas mimarının Atatürkdeğil, Albay Ahmet Feyzi Bey'miş. ANAFARTALAR ZAFERİNİ ATATÜRK KAZANMADI Ekrem Rize, 10 Ağustos 1949 tarihli Yeni Sabah gazetesinde '1. Dünya Harbi'nde Anafartalar Muharebesi Nasıl Cereyan Etmişti?' başlıklı bir makale yayımlar. Bu uzun makalede özetle Atatürk'ün Anafartalar kahramanı olarak anılmasının yanlış olduğunu anlatır. Rize'nin anlattığına göre olay şöyle cereyan etmiştir: Düşman askerleri Anafartalar'a çıkarma yapınca Limon Von Sanders bu çıkartmayı püskürtmek için bir plan hazırlar ve Albay Ahmed Feyzi Bey'den bu planı uygulamasını ister. Bölgeye intikal eden Ahmet Feyzi Bey, Sanders'in askerin karaya çık

Diyanet Teşkilatı, “Müslümanların birliği nin teminatı mı?

Yalan Yazan Tarih utansın Müslümanların birliğini “laik rejim”e bağlamak Diyanet Teşkilatı, “Müslümanların birliği”nin teminatı mı? Bu teşkilat olmasaydı Müslümanlar parçalanır mıydı? Teşkilat “vahdet”i sağladı mı ki? Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’a göre, “Diyanet İşleri Başkanlığı kalkar veya kaldırılırsa, bu milletimize yapılmış en büyük kötülük olur. İnsanlarımızın ayrışmasına yol açar. Cami cami bölünmesine neden olur.” Böylece “laik rejimin genel idaresi” içindeki bir kurumu Müslümanların birliği için şart koşan Bakan Bozdağ, Diyanet Teşkilatı’nı “ülkenin birlik ve beraberliğinin çimentosu” olarak görüyor. Ancak bu “çimento”da bir gariplik var. Zira Anayasa’nın 136. maddesine göre; “Genel idare içinde yer alan Diyanet İşleri Başkanlığı, laiklik ilkesi doğrultusunda, bütün siyasi görüş ve düşünüşlerin dışında kalarak ve milletçe dayanışma ve bütünleşmeyi amaç edinerek, özel kanunda gösterilen görevleri yerine getirir.” Demek ki TC’nin “laik kimlik”i içinde yer

MAHKEME KARARLARINI TANIMIYORUZ DİYENLER, BU ADAMI TANIYOR MUSUNUZ

MAHKEME KARARLARINI TANIMIYORUZ DİYENLER, BU ADAMI TANIYOR MUSUNUZ ?  "Allah'ım, Sen, benim Rabbimsin; Sen'den başka ilâh yoktur. Beni Sen yarattın; ben, Sen'in kulunum ve gücüm yettiğince Sana olan ahdime ve vaadime bağlıyım. İşlediklerimin (kötülüklerin) şerrinden Sana sığınırım. Üzerimdeki ni'metlerini itiraf eder; günahlarımı da ikrar ederim. Beni bağışla. Zira günahları bağışlayan ancak Sen'sin." Dinin özünde sevgi, muhabbet ve insanların her türlü faydası vardır. Peygamber Efendimizin  sallallahu aleyhi ve sellem   getirdiği din, herkesin rahatlıkla yaşayıp, kolayca tatbik edebileceği bir sistemdir ve objektif prensipleriyle tam bir denge unsurudur. İslam, sadece belli bir grup için değildir; onun mesajı herkesedir. İslâm'da insanlara güç yetiremeyeceği sorumlulukları yükleme söz konusu değildir; o herkesin biraz gayret ederek altından kalkabileceği emirlerle gelmiş olan ve ruhunda müsamaha bulunan bir nizamdır.   Din kolaylık üzerine

Zira O, kullarını görür, haberdardır.

Bisnillahirrahmanirrahim De ki: Benimle sizin aranızda gerçek şahit olarak Allah kâfidir. Zira O, kullarını görür, haberdardır. İsra Sûresi / 96

Bu memleketin çocukları

“Bu memleketin çocukları asırlarca okula besmeleyle başlardı. Siz geldiniz, Türküm Doğruyum çalışkanım yaptınız. Sen Türk'üm doğruyum çalışkanım dersen, Kürt kardeşim de çıkar, 'ya öyle mi, ben de Kürd'üm daha doğruyum daha çalışkanım” deme hakkını elde etti. Böylece bu milletin çocuklarını birbirine düşman ettiniz.” Prof. Necmettin Erbakan

Shakespeare in, Hamlet ini okuyamayan İngiliz yoktur

Shakespeare'in, Hamlet'ini okuyamayan İngiliz yoktur herhalde!  Ama  İstiklal Marşı'mızı aslından okuyabilecek  kaç müslüman bıraktı o mezarında rahat uyuyamayasıca dinsizler!

Sigindiklari kale leri koruyamayanlar hiyanete peskes cekenler dir (gunumuz de daha iyi anlasiliyor)

İhanete ÇANAK tutanlar KALE’leri koruyamazlar! Bismillahirrahmanirrahim Bu nasıl zafer ki; Çanakkale, İnönü, Sakarya ve Dumlupınar savaşları sonunda iki milyon kilometrekare vatan toprağı, Osmanlı Devletiyle beraber elden gidiyor. Ve sadece bir avuç Anadolu toprağı elimizde kalıyor. Petrol denizi Musul ve Kerkük bile sınırlarımızdayken terk ediyoruz. Bu nasıl kahramanlık ki; kıtaların hâkimi cihan devleti Osmanlı üzerinde, planlı bir şekilde bölünmüş sınırlar içinde kırka yakın devletçiklerin kurulmasına çanak tutuluyor. Bu nasıl vatan ve din müdafaası ki; hem harflerimiz, hem dinimiz ve hem de kıtalararası vatanımız elden gidiyor! Harflerimiz tarihe, dinimiz camiye, vatanımız da Anadolu’ya mahkûm ediliyor!. Sarıkamış dağlarında, Yemen çöllerinde, Anadolu ve Balkan ovalarında ve Çanakkale’de tam bir milyon şehit verdik. Milyonlarca ocak söndürdük. Geriye milyonlarca dul ve yetim bıraktık. Düşmana Çanakkale’yi geçilmez Anadolu’yu yenilmez yaptık. Ama içimizdeki sabataist(dönme)lerin ve

ÜNLÜ RUS YAZARI TOLSTOY KURAN HAYRANI...

Yalan Yazan Tarih utansın ÜNLÜ RUS YAZARI TOLSTOY KURAN HAYRANI... Uluslararası Entellektüel Edebiyat Fuarı Non/Fiction çerçevesinde Tsentralnıy Dom Hudojnika (Merkez Ressam Evi)’da ünlü Rus Arap araştırmaları, Orta Çağ Arap edebiyatı uzmanı Betsi Şidfar tarafından yapılan yeni Kur’an çevirisi tanıtıldı. Arap araştırmaları uzmanları ve İslam din adamları yeni çeviri konusunda çok olumlu değerlendirmelerde bulundular. Kut sal Kur’an’ın Rusça çevirisini yapmış bir çevirmen, olan filosofi doktoru Elmir Kuliyev bu konuda düşüncelerini şöyle dile getirdi: “Betsi Şidfar’ın çevirisinde eşi olmayan, kendine has bir stil hissediliyor. Bu stil okuyucunun Kutsal Kur’an’ın ruhunu hissetmesine, görülmez ve hissedilmez, ancak insanın tüm varlığı ile olduğunu bildiği bazı şeylere temas etmesine yardım ediyor”. Moskova Ulu Cami Baş İmamı İldar Alyautdinov, Kur’an çevirilerinin ve yorumlarının orijinalin benzeri olmadığının altını çizerek, yapılan çevirinin yüksek kalitesine işaret etti. Alya

Hürrem Sultan ın kötü anlatılması Avrupa nın oyunu. İŞTE GERÇEK HÜRREM

İŞTE GERÇEK HÜRREM "Muhteşem Yüzyıl'daki Hürrem karakteri 20'li yaşlarda sırf güzel diye en mahrem yere, Harem'e sokuluyor. İnanılmaz hırslı ve entrikalarının ardı arkası kesilmiyor. Amacına ulaşmak için başvurmayacağı yol yok. Dekolte kıyafetler giyiyor, koskoca padişahı avucunun içine alıyor, cihan devletinin sadrazamına bile kafa tutuyor. Gözden kaçan "İki Harem'in ve İki Hürrem'in Farkı"nı ta rihçi-yazar Talha Uğurluel anlattı. ASLI TAM TERSİ Hayırsever ve dindardı * Hürrem Sultan'ın kötü anlatılması Avrupa'nın oyunu. * Hürrem hırslı bir kadın değil, hayırseverdi. * 7 yaşında Harem'e alındı, özel eğitildi. * Devlet yönetimine müdahale edemezdi. * Şairdi, Türkçesi de mükemmeldi... * Edebe aykırı hiçbir davranışı olmamıştı. Hürrem Sultan'la ilgili bugüne kadar pek çok şey okumuş ya da dinlemişsinizdir. Oysa "Muhteşem Yüzyıl"la alevlenen tartışmada atlanan o kadar çok detay var ki... Gözden kaçan "İki Harem'in ve İk

İLAHİ ADALET HİÇBİR ZAMAN ŞAŞMAZ!..

İLAHİ ADALET HİÇBİR ZAMAN ŞAŞMAZ!.. Sizlere dargın değilim. Sizin ve diğer zevatın iplerinin hangi efendiler tarafından idare edildiğini biliyorum. Onlara da dargın değilim. Kellemi onlara götürdüğünüzde deyiniz ki, Adnan Menderes hürriyet uğruna koyduğu başını 17 sene evvel almadığınız için sizlere müteşekkirdir. İdam edilmek için ortada hiçbir sebep yok. Ölüme kadar metanetle gittiğimi, silahla rın gölgesinde yaşayan kahraman efendilerinize acaba söyleyebilecek misiniz? Şunu da söyleyeyim ki, milletçe kazanılacak hürriyet mücadelesinde sizi ve efendinizi yine de 1950'de olduğu gibi kurtarabilirdim. Dirimden korkmayacaktınız. Ama şimdi milletle el ele vererek Adnan Menderes'in ölüsü ebediyete kadar sizi takip edecek ve bir gün sizi silip süpürecektir. [Merhum-Adnan Menderes]

Mustafa Kemal i Anadolu ya ben gönderdim. Ama o bize ihanet etti.

Mustafa Kemal'i Anadolu'ya ben gönderdim. Ama o bize ihanet etti.  Mustafa Kemal'in kabul edilebilecek hiçbir mazereti yoktur. Benim gözümde Ankara'da ciddi bir hükümet yoktur. Dinine hıyanet etmiş bir Mustafa Kemal vardır.  BENIM ATAM (VI.Mehmed - Sultan Vahidettin Han) ingiliz usaklari benim ATAM olamaz

Tarih bu işi nasıl çarpıtmış görüyorsunuz..

Yalan Yazan Tarih utansın Abdulhamid Han Sultanlığında bir karış toprak parçası vermemiş.. Daha sonra ittihat terakki gelmiş birlik ve gelişme adına 1909'da.. 1918' de koskoca imparatorluk bozuk para gibi harcanmış! Şimdi biri kızıl sultan öbürleri hürriyet kahramanı olmuş! Tarih bu işi nasıl çarpıtmış görüyorsunuz.. Rahmetli Cumhurbaşkanı Turgut Özal